Gordon Freeman’ın bilfiil gezdirip, dolaştırıp, gösterdiği araştırma merkezi burası. Küçüklüğümden beri hep Amerika’nın gizli işler çevirdiğini düşünür, olay mahallini de böyle bir yer gibi zannederdim. Kafamızda yarattığımıza bu kadar yakın çevre ve hikayeye sahip bir oyundu Half-Life. Radyoaktivite benim için her zaman ilgi çekici olmuştur.
Her ne kadar ilgi alanıma giriyor desek de hiçbir zaman deli fps oyuncusu olmadım. Hele hele halflayf gibi stresli bir oyun hiç bana göre değildi. Bir haber ise turnuva sırasında elemanın birinin kalp krizinden öldüğü yönündeydi. Öyle ya da böyle çok güzel oyundu. O terkedilmişlik hali (tesisteki) tam hayallerimdeki gibiydi. Crossfire’da çarpışmak ise ayrı bir zevkti.
45 dakikada Half-Life!